İSTANBUL (AA) – İsrail’in Gazze’ye saldırılarını başlattığı 7 Ekim’den bu yana Gazze’de 138 gazeteci öldürüldü.
Londra’da “dışlanmış topluluklardan sanatçılara odaklanan bir platform” olan Creative Debuts, Gazze’de olup biteni dünyaya göstermek için hayatlarını tehlikeye atan cesur gazetecileri desteklemek amacıyla yakın zamanda “Filistin Kahramanları” projesini başlattı.
Platform, Londra’da grafiti yapılmasına izin verilen alanlarda canı pahasına Gazze’de çalışan 6 Filistinli gazeteciyi (Motaz Azaiza, Bisan Owda, Hind Khoudary, Doaa Albaz, Vail ed-Dahduh and Plestia Alaqad) ve Filistinli doktorları onurlandırmak için portrelerini duvarlara çizdi.
İlk kez ocak ayında yapılan duvar resmiyle Londra sokakları, Filistin halkıyla dayanışmayı vurgulayan çeşitli sanat eserlerinin sergilendiği canlı bir tuvale dönüştü.
Platformun kurucusu Hall, kampanyanın çıkış noktasına ve amaçlarına ilişkin AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.
Creative Debuts’un “dışlanmış topluluklardan sanatçılara odaklanan bir platform” olduğunu kaydeden Hall, “Toplumları bir araya getirecek diyalogları başlatmak için sanatı araç olarak” kullandıkları söyledi.
Hall, platformun “Filistin Kahramanları” (Heroes of Palestine) kampanyasını anlattı.
Gazze’de akıl almaz zorluklarla mücadele eden cesur kahramanları, yurttaş gazetecileri ve tıp uzmanlarını herkesin tanıması gerektiğini vurgulayan Hall, Gazze’de olup bitenleri telefonlardan gerçek zamanlı olarak gördüklerini dile getirdi.
Hall, portreleri çoğunlukla Londra’daki yasal grafiti alanlarında yaptıklarını belirterek, ayrıca Birmingham’ın dışındaki bir kasabada da bir portrenin bulunduğunu ifade etti.
Kamuoyunda en çok yankı uyandıran kişileri resmettiklerini kaydeden Hall, bunların Gazze’de başka insanların hayatlarını kurtarmak ve İsrail ordusunun saldırılarının dehşetini belgelemek için kendi hayatlarını tehlikeye atan doktorlar, gazeteciler ve gönüllüler olduğunu dile getirdi.
Bütün bunların arkasında uluslararası medyanın Gazze’de bulunmamasının olduğuna dikkati çeken Hall, orada bulunmalarına izin verilmemesinin çok şey anlattığını söyledi.
Hall, “Bu, insanlara görüldüklerini, sevildiklerini bilmelerini ve onların yanında olduğumuzu ve Birleşik Krallık’ta dayanışma göstermek ve farkındalık yaratmak için elimizden gelen her şeyi yaptığımızı bilmelerini sağlama girişimimizdir.” diye konuştu.
“Eylem eksikliği bizi bir şeyler yapmaya zorladı”
Hall, “Britanya’daki insanların büyük çoğunluğu gibi ben de yalnızca hükümetimizin suç ortaklığından değil, aynı zamanda eylem ve aciliyet eksikliğinden dolayı çok üzüldüm ve şaşkına döndüm. Bu, bizi bir şeyler yapmaya zorladı.” ifadelerini kullandı.
Bu kampanyanın mükemmel bir araç olduğunu vurgulayan Hall, sokaktaki birçok insanın Gazze’de olup bitenlerin her geçen gün çok daha fazla kötüye gittiğine inanmakta zorlandığına işaret etti.
“Bu bizim bir nevi dayanışma gösterimizdi. Her şey farkındalığı arttırmak içindi.” diye konuşan Hall, insanların duvar resimlerine tepkilerinin “inanılmaz derecede olumlu” olduğunu söyledi.
Kampanyanın “insanlığa, pozitifliğe ve dayanışmaya” odaklandığını kaydeden Hall, “İnternette de bu duvar resimlerinden bazılarının hedef alındığını ve tahrip edildiğini görmüş olabilirsiniz. Bu başlı başına Gazze’de olup bitenlerin çok küçük bir örneğidir.” ifadelerini kullandı.
Hall, “Filistin Kahramanları” kampanyasının sosyal medyada en çok etkileşim alan kampanyalarından olduğunu belirtti.
Öte yandan duvar resimlerinin finansmanına yardımcı olmak için bir fonlama platformu aracılığıyla para da toplandığını kaydeden Hall, “Birçok insanın onları gerçekten desteklediğini ve nasıl destekleyebileceklerini öğrenmek istediklerini gördük. Asıl odak noktası, insanların doğrudan Gazze’ye, oradaki insanlara yardım etmek için bağışta bulunmasıdır. Ancak bu Londra’da ve Birleşik Krallık çevresinde farkındalık yaratma konusunda inanılmaz derecede etkili oldu.” diye konuştu.
Hall, Filistinli doktorların resmini duvarlara çizdiğinde bazı insanların mesajın ne olduğunu karıştırdığını belirterek, “Bu, insanların önyargılarına ışık tutuyor, ırkçılığa ışık tutuyor, Batı’nın suç ortaklığına ışık tutuyor, sömürgeci mirasa ışık tutuyor, tüm bu farklı bileşenlere ışık tutuyor. Birleşik Krallık’taki beyaz bir adam olarak ayrıcalığımı ve platformumu farkındalık yaratmak için kullanmam gerekiyor.” değerlendirmesinde bulundu.
“İsrail’e silah tedarikini durdurmamız gerekiyor”
İsrail’in saldırılarını durdurması için İngiliz hükümetine çağrıda bulunan Hall, “İngiltere’ye gelince, İsrail’e silah tedarikini durdurmamız gerekiyor. Yaptırımları tartışmamız gerekiyor. Ukrayna’daki korkunç duruma ve Gazze’deki korkunç duruma baktığınızda, Rusya’ya uygulanan yaptırımların (İsrail’e) neden uygulanmadığı çok tuhaf. Eurovision’da İsrail’in olması çok tuhaf.” diye konuştu.
“Akıl dışı şiddete” maruz kalındığını, Uluslararası Adalet Divanında (UAD) soykırıma ilişkin bir dava olduğunu, yardım kuruluşlarının finansmanının kesildiğini hatırlatan Hall, şöyle devam etti:
“Yardım çalışanlarının kasıtlı olarak hedef alınmasıyla karşı karşıyayız, gazetecilerin kasıtlı olarak hedef alınmasıyla karşı karşıyayız, hastanelerin, eğitim merkezlerinin, toplulukların, konutların, altyapının, her şeyin kasıtlı olarak yok edilmesiyle karşı karşıyayız. Filistin halkına yönelik kasıtlı terör eylemleri yapılıyor.”
“Dünya bunu öylece izliyor olamaz”
“Dünya bunu öylece izliyor olamaz. Bu, uluslararası hukuku gözümüzün önünde yeniden yazmaktır. Bu, savaş kurallarını da yeniden yazmaktır.” diye konuşan Hall, kendilerini inanılmaz derecede çaresiz hissettiklerini aktardı.
Hall, “İşte bu nedenle, birisinin duvar resmini yapmak, suç ortağı hükümetimizin fikirlerini değiştirmeyecek olsa da bunun yaptığı şey, Filistin’deki insanlara onların yanında olduğumuzu, onları sevdiğimizi, onları duyduğumuzu, onları gördüğümüzü göstermektir.” dedi.
İngiltere’de İsrail’in saldırıların durdurulması için düzenlenen protestolara başından beri katıldığını kaydeden Hall, “Tarih hepimizi yargılıyor ve gelecekteki benliklerimiz bize ve şu anda yaptığımız eylemlere bakıyor.” şeklinde konuştu.
Hall, söz konusu protestolara toplumun her kesiminden insanların katıldığına işaret ederek, “Politikacılarımızın ve örnek aldığımız kişilerin tarihin akışını değiştirmesinin zamanı geldi.” diyerek sözlerini tamamladı.
Muhabir: Muhammet Tarhan